Kazım Koyuncu, 1972
yılında Artvin’in Hopa ilçesine bağlı Yeşilköy’de (Pançol’da ) doğdu.Babası
Cavit Koyuncu köyün aydın insanlarından biriydi, annesi ise ev hanımı idi. Kazım
KOYUNCU altı kardeşten sondan ikincisi idi.Yaş olarak Oğuz, Canan, Hüseyin,
Orhan Koyuncu’nın küçüğü , Niyazi Koyuncu’nun büyüğüydü. Çocukluğunu çok sevdiği
babaannesinden masallar ve "üstadım" dediği, "Kemençeci Yaşar" lakabı ile
tanınan Yaşar Turna'nın yanında türkü dinleyerek geçti..Yaşlı insanlarla
konuşmaya bayılırdı.
Annesi Hüsniye Koyuncu’nun anlattıkları
çocukluğunun farklı duruşunu gözler önüne seriyor :” çocukluğunda da adam gibi
davranırdı. Halasının eşi ona doktorunun adını verdi. Onun gibi yüksek bir adam
olsun diye. O da çok yüksek bir insan oldu. İlkokulda öğretmeni onunla
arkadaşlık yapardı. Bir gün babası öğretmenine “Ya sen bacak kadar çocukla neyi
konuşuyorsun’ demiş, o da eşime “İşime karışma, Kazım çocuk değil adamdır” diye
cevap vermiş. Yaşlı insanlarla konuşmaya bayılırdı. Onlara hep bir şeyler
sorardı. Hep öğrenmek isterdi. Bazen öyle sorular sorardı ki insanlar cevap
veremezdi, şaşırırdı. Ağaçtan gitar, tenekeden davul yapardı. Babaannesine,
“Bana atma türkülerden öğret” derdi. Babaanne ona “atma türki atarum / yüreğuni
yakarum / eski çaruklaruni / boğazuna takarum” derdi” Kazım da ona atma
türkülerle cevap verirdi. Çocukluğu Pançol’da geçti. Çay toplamada yarış
yapardı, bizi geçerdi. Ağabeyi Hüseyin’i geçer ve ona “tembel” diye takılırdı”.
Ortaokul 1. sınıfa geldiğinde babasının kendisine aldığı mandolinle ve
babasının kendisinden habersiz onu mandolin kursuna yazdırmasıyla müziğe ilk
adımını attı. Daha sonra Almanya’da yaşayan Selahattin amcasının kendisine
getirdiği gitarla müzikle daha da bir içli dışlı oldu.
Kazım KOYUNCU lise
yıllarında 2 Fransız şairden çok etkilenmişti. O dönemler kitap okumayı çok
seviyordu. Şair olamadı ancak sevenlerinin ve kendisinin deyimiyle Şair Ceketli
Çocuk oldu…

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder